29 Ekim 2015 Perşembe

Mentorluk bizler için neden bu kadar Önemli?

Orman içinde yetişen ağaçların, açık alanda tek başına yetişen ağaçlardan çok daha fazla büyüyebildiğini biliyor muydunuz?
Çevrebilimciler bunun sebebini, ormanda büyüyen ağaç köklerinin etraflarındaki diğer ağaçların açtığı kökleri takip ederek kolayca derine inebilmesi olarak açıklıyorlar. Böylece toprak altında buluşan orman ağaçlarının kökleri, birbirlerine yol gösterip en derin mesafelere kadar uzanabiliyor, aralarındaki en zayıf ağaçların bile hayatta kalmasını sağlayarak toplamda sağlıklı ve güçlü bir orman yaratabiliyorlar1.
Ağaçlar birbirlerinden öğrenme konusunda bu kadar kabiliyetliyken, homo sapien (yani bilge adam) sınıfından gelen biz insanların, düşünme, sorgulama ve paylaşma gibi yetileriyle “birlikte gelişim” adına çok daha büyük işler başarması mümkün olamaz mı?
Bu elbette mümkün. Bu konuda derlediğimiz araştırmalar2 gösteriyor ki:
  • Mentorluk ve mentilik yapmış kişiler iş hayatlarında 5 kat daha sık terfi alıyorlar.
  • Mentorluk veya mentilik yapmış kişiler %20 daha fazla kazanç elde ediyorlar.
  • Fortune500 şirketlerinin %70’ten fazlasında mentorluk programları uygulanıyor.
  • Üst düzey yöneticilerin %60’ı mentorluk aldığını ve %97’si şu an geldikleri konumda aldıkları mentorluğun çok büyük katkısı olduğunu ifade ediyor.
  • Üniversite öğrencilerinin %60’ı iş seçiminde mentorluğun çok hayati bir faktör olduğunu söylüyor.
Yani mentorluk ya da birlikte öğrenme, kuşkusuz ki hem mentorlerin hem mentilerin hayatında ciddi bir başarı faktörü. Peki ama neden? Mentorluğu diğer eğitim süreçlerinden farklı kılan şey ne?
Mentorluğun çok basit ama bir o kadar hayati bir farkı var: Mentorluk diğer eğitim yaklaşımlarında olduğu gibi sadece tek yönlü bilgi aktarımı değil, aynı zamanda bilginin nasıl kullanılacağının (bilgelik) birlikte keşfedilmesine olanak sağlayan bir model3. Bu sayede, Menti’nin ihtiyaçları Mentor’un deneyimleri ile birleşip, hem Menti hem Mentor için yeni bir öğrenme ortamı yaratıyor. Paylaştıkça gelişen bireyler derinlere kök salıyor, çok daha hızlı ve sağlam büyüyorlar.
Kaynaklar:
  1. “The Mentor’s Guide”, Lois J. Zachary,
  2. “Being a mentor could boost your own career”, Anne Fischer
  3. “Mentörlükte Yeni Bir Yaklasım: E-Mentörlük”, Doç. Dr. Abdullah Kuzu – Öğr. Grv. Mehmet Kahraman – Prof. Dr. H. Ferhan Odabası

26 Ekim 2015 Pazartesi

BİREYSEL MOTİVASYON TEKNİKLERİ

*Hikayenizi yazın! Baştan sona geleceğe dair tüm planlarınız,hayalleriniz  dahil olsun..
*Geçmişi ve geleceği gözünüzde canlandırın..Planladığınız hedeflerinize ne kadar ulaştığınıı ve nerelerde hata yaptığınızı anlarsınız..
*Motive edici etkinlikler yapın! Film izleyin,alıntılar okuyun vs.
*Hedeflerinizi belirleyin.''NEREYE GİTTİĞİNİ BİLEN ADAMA HERKES YOL AÇAR''
*Sürekli öğrenin.''SORULAN SORULARA BİLMİYORUM DEMENİN KEYFİNİ ÇIKARIN SONRA HEMEN ÖĞRENİN''
*Kendinizi ödüllendirin.Hedeflerinize ulaştığınızda kendinizi ödüllendirin ve bunu kutlayın:)
*Kendinize güvenin ve kendinizi küçümsemeyin.
*Eğitilebilir olun.''Eğitilmeyi istemek cesaret gerektirir.''
*Danışmanlık istenmelidir.

*Ara vermesini bilin!Sıkıntı duyduğunuz durumlarda ara vermesini bilin,bu sizin olaylara farklı bir perspektiften bakmanızı sağlayacaktır.
*Temasta kalın!Temasta kalmak başarının temelidir.
*İsteğinizi dile getirin.İmaları bırakın insanlar düşüncelerinizi okuyamazlar.
*Düzenli olun.Fiziksel dağınıklık zihinsel dağınıklığa neden olur.
*Arkadaşlarınızı seçin.
*Kendinize bir model bulun.Rol modeliniz size ilham olsun!
*Dikkatinizi verin,Fırsat her yerdedir.''Yeniden bakmayı deneyin,göreceksiniz''
*Sorumluluğu kabul edin.Kendi şartlarınızı yaratmaktan kendiniz sorumlusunuz.
*Yardım edin.
*Müzik dinleyin.
*İlerlemenizi ölçün.ilerlemenizi ölçmek hedefinizin gerçekleşinceye kadar motivasyonunuzu üst seviyede tutacaktır.
*Teşekkür edin.

İyi Geceler :)

24 Ekim 2015 Cumartesi

Fedakarlık

Fedakarlık 
"Fedakar insanlar er yada geç terkedilecekler yada haksızlığa uğrayacaklardır" demiş Metin Hara,gerçekten de öyle mi?
 Fedakarlığın sonu hep hüsranla mı sonuçlanmalı? 
Özeleştri yapacak olursam,aynen öyle!Kendimi feda ederek yaptığım her iyilik bana hep negatif sonuçlarla dönmüştür ve ben hep üzülen taraf olmuşumdur.
Bu kitapta bana bunu birkez daha hatırlattı ve bana şunu öğretti "feda etme" "paylaş" önce ben demeyi,kendi alanını korumayı öğren!
Çünkü sen feda ettikçe birşeyler hep senden gidecek oysa paylaştıkça hem sen mutlu olacaksın hem o ;)

Bugünden öğrendiklerim;)
İyi geceler:)

SONBAHAR


SONBAHAR AY'I HASTALIK AY'I...

Ne yazık ki havaların iyiden iyiye soğumaya başladığı bu günlerde hastalıklar da kendini göstermeye başladı..Özellikle de grip!

Hafta başından beri etkili olan yağış bildiğiniz gibi dün daha da şiddetlendi.Bütün gün evde olup yağmuru izlemek çok güzeldi ta ki kursum nedeniyle dışarı çıkana kadar:( Yağmur o kadar şiddetliydi ki şemsiyeyle kamufle olmak imkansızdı..Bende şemsiyemi kapatıp kapüşonlu montumla kendimi korumaya çalıştımsa da ne yazık ki eve geldiğimde montum  çektiği yağmur suyu nedeniyle  1 kilo daha ağırlaşmıştı sanki..

Sabah kalktığımda boğazlarımın şiştiğini fark ettim ve şuan gribin tüm etkilerini yaşıyorum.

Yarın çok sevdiğim iki arkadaşımla kahvaltı programım var.Bu nedenle kendime iyi bakıp yarına kadar iyileşeceğim:)

iyi akşamlar..

22 Ekim 2015 Perşembe

Enerjinizi tüketmelerine izin vermeyin!

Enerjinizi tüketmelerine izin vermeyin!

Eğer herhangi bir insan kafanızı gereğinden fazla meşgul ediyor, enerjinizi fazlaca alıyor, sizi yoruyor ya da yürüdüğünüz yolda durduruyorsa, öyle ya da böyle o faktörü hayatınızdan çıkarmalısınız. Bu konuda biraz daha esnek düşünüyorum. Size iyi gelmeyen ya da herhangi bir konuda iyi gelmeyen, her insanı hayatınızdan çıkarın demiyorum. Etrafımızda insan kalmaz:)

Sadece size negatif etki etmesine izin vermeyin diyorum. Biraz sakin kalarak, belki biraz derin düşünerek, kendinize dışardan bakarak, karar verin. Ve başka insanların sizin enerjinizi yok etmesine izin vermeyin.
Sınırlarınızı çizin.
Bazen akışına bırakın.
Bazen de tüm kontrolü elinize alın.
Ama izin vermeyin…Devam edenlerle edemeyenlerin farkı zeka değil, neye nasıl baktığı bence:)